2019 yılının son günlerinde Çin'de ortaya çıkan ve kısa bir zaman diliminde tüm dünyayı etkisi altına alan yeni koronavirüs hastalığı (Covid-19), insanları yaÅŸam tarzlarında aÅŸina olmadıkları bir deÄŸiÅŸime zorlarken, elbette ÅŸirketlerin de bu durumdan nasiplerini almaları kaçınılmaz olmuÅŸtur. Ä°nsanlar bir yandan aralarına sosyal mesafeler koyarken, diÄŸer taraftan ÅŸirketler ise müÅŸterilerine her zamankinden daha fazla nasıl yakınlaÅŸabileceklerinin yollarını aramaya baÅŸladılar. Çalışanların ve toplumun, vücut ve ruh saÄŸlığı ile üretim ve ticaretin sürdürülebilirliÄŸi arasındaki hassas dengeyi tutturmaya çalıştığımız bu zor dönemde, insanoÄŸlu en çok korktuÄŸu duyguların tam da ortasında yapayalnız kaldı. Ä°nsanı çevreleyen bu duygusal Bermuda ÅŸeytan üçgeninin köÅŸeleri, aslında hep aÅŸinası olduÄŸumuz fakat kapitalist miyopluÄŸumuz nedeniyle kendimizden uzak tutmaya çalıştığımız belirsizlik, deÄŸiÅŸim ve ölüm korkularından ibaretti. Ta ki virüs bu korkularımızı gün yüzüne çıkarıp, her birimize panik atak yaÅŸatana deÄŸin...
Korkularımız ile yüz yüze geldiÄŸimiz bu dönemde bir taraftan onları baskılayıp, diÄŸer taraftan da iÅŸ yapış tarzlarımızı deÄŸiÅŸtirerek, çalıştığımız ÅŸirketlerde üretim ve/veya ticaretin sürdürülebilirliÄŸi için çaba sarf etmemiz gerekmektedir. Bunun için ÅŸirketlerin çalışanlarını virüsten koruyacak fiziki ÅŸartları saÄŸlamalarının yanında, uzaktan çalışma, dönüÅŸümlü çalışma gibi farklı çalışma ÅŸekillerini de uygulamaya baÅŸladıklarını görmekteyiz. Virüsün çalışma hayatımıza getirdiÄŸi negatif etkilerden ve bu etkilere karşılık geliÅŸtirilen yeni çalışma tarzlarını içeren proaktif tepkilerden elbette tüm organizasyon etkilenmektedir. Özellikle de ÅŸirketler arasında rekabetin belirleyici unsuru olan tedarik zinciri ve satın alma departmanlarının bu deÄŸiÅŸimleri ilk elden ve de en yoÄŸun ÅŸekilde hissedecekleri su götürmez bir gerçektir. Peki pandemi günlerinde satın alma faaliyetleri nasıl yürütülmeli?
0.Çalışan SaÄŸlığı ve Yeni Çalışma Düzeni
Satın alma birimi yöneticilerinin kendi ailelerinin saÄŸlıkları ile birlikte birim çalışanları ve onların ailelerinin saÄŸlık durumlarını da kontrol etmelerinde ve kriz sürecinde çalışma arkadaÅŸları ile yakın iletiÅŸimde olmalarında fayda olacaktır. Ä°lk ÅŸokun etkisi atlatıldıktan sonra durum tespiti ve akabinde mevcut iÅŸgücü ile çevik bir eylem planı yapılması, kaybedilen sürenin telafisi için iyi bir baÅŸlangıç olacaktır. Yöneticiler bir taraftan çalışanlarının ihtiyaçları ve moral seviyeleri ile yakından ilgilenirken, diÄŸer taraftan birimlerinde uzaktan çalışma, dönüÅŸümlü çalışma vb. yeni çalışma düzenini kurgulamalıdırlar. Bu dönemde devamsızlıktan ötürü oluÅŸacak iÅŸgücü kaybı için alternatif aksiyonlar ve yedeklemeler planlanmalıdır. Mobilite azaltılmalı, dijitalleÅŸme artırılmalıdır. Seyahatler zorunlu haller dışında ertelenmelidir. Uzaktan çalışma için gerekli teknolojik altyapı desteÄŸi ÅŸirketlerin bilgi iÅŸlem birimlerinin kontrolünde verilmeli ve bu dönemde hassasiyetin ÅŸüphesiz daha da artacağı siber risklere karşı eÄŸitimler verilerek, gerekli uyarılar yapılmalıdır. Yöneticiler, çalışma arkadaÅŸlarının kafalarındaki iÅŸten çıkarılma korkularını bertaraf edecek olan iÅŸ garantisini verebilmeli ve bu sayede onların yeni çalışma düzenine en kısa sürede konsantre olmalarını saÄŸlamalıdırlar. Mevzu bahis yeni çalışma düzeni çerçevesinde yöneticiler, tüm çalışma arkadaÅŸlarıyla günlük görüÅŸmeler yaparak, günlük ajanda ve kriz konularını takip etmeli, gereken noktalarda onlara destek vermelidir.
Satın alma birim çalışanlarının ise kendilerinin ve ailelerinin saÄŸlığına iliÅŸkin kurallara riayet etmeleri öncelikli gündem maddeleri olmalıdır. Akabinde mesai ciddiyetini zedelemeyecek ÅŸekilde evde rahat bir çalışma ortamı oluÅŸturulmalı ve bunun için kiÅŸisel hazırlık yapılmalıdır. Çalışma masası, koltuk vb. oturma düzeni vücut ergonomisine uygun olarak saÄŸlanmalı ve mümkünse evin gürültülü olmayan, ışık alan, havalandırılabilecek ve rahatsız edilmeyecekleri bir köÅŸesi salgın çalışma ofisine çevrilmelidir. Her 1 saatlik konsantre çalışma sonunda 20 dakikalık molalar verilerek dinlenilmeli ve ev ahalisi ile ilgilenilmelidir. Dinlenme esnasında çalışma ofisinin havalandırılmasına özen gösterilmelidir. Her sabah hazırlayacakları kendi çalışma planları üzerinden yöneticileri ile görüÅŸerek, günlük çalışma planlarını netleÅŸtirip, görev takiplerini yapmalıdırlar. Krize konu tedarikçilerle gerekirse görüntülü görüÅŸmeler yapılarak, tedarikçi üzerindeki ilginin onlara hissettirilmesi yerinde olacaktır. Plan dışı olaylar ve oluÅŸabilecek aksaklıklarda yönetici ve iç müÅŸteriler derhal haberdar edilip, revize plan yapılması için yeterli süre tanınmalıdır. Analiz ve detay hesaplama gibi dikkat gerektiren konuları, vücudun biyolojik saatine göre en verimli olduÄŸu belirtilen 07:00-10:00 arasında planlamak, oluÅŸturulan günlük plan çerçevesinde görüÅŸme gerektiren aksiyonlara 10:00’dan sonra baÅŸlamak daha üretken olunmasını saÄŸlayacaktır. Bu süre tedarikçilerin kendi planını yapmaları ve önceki güne ait aksiyonların sonuçlarını toparlamaları için de yerinde olacaktır. Günün sonunda veya ertesi sabah, sonraki günün planı hakkında görüÅŸülürken, durum raporunun yöneticiye geri bildirim olarak verilmesi, iletiÅŸimin güçlendirilmesi adına yararlı olacaktır.
1.Tedarik Zincirinde Kırılmalar Nedeniyle OluÅŸan Krizleri Yönetmek
Kriz dönemlerinde önce tedarik zincirlerinde kırılmalar baÅŸlar. Nitekim içinde bulunduÄŸumuz salgın döneminde de hastalığın çıkış noktasının Dünya’nın fabrikası olarak gösterilen Çin olması, hemen hemen tüm sektörlerdeki tedarik zincirlerinde ciddi kırılmalara sebebiyet vermiÅŸtir. Sıkı karantina tedbirleri ile Çin’deki hayatın normale dönmesi diÄŸer ülkelere nazaran daha erken olsa da, Çin yılbaşı tatilinin de etkisiyle üretimlerde ciddi kayıplar oluÅŸmuÅŸ ve beklenen yüklemeler yapılamamıştır. Çin’de baÅŸlayan bu tedarik zincirindeki kırılmaların benzeri, hastalığın Avrupa’ya sıçraması ile Avrupa kaynaklı tedarik zincirlerinde de ikinci bir dalga olarak baÅŸ göstermiÅŸtir. Tedarik zincirindeki bu kırılmaların her biri satın alma birimlerinin gündemlerine müdahil olmaları gereken acil ve de önemli birer tedarik krizi olarak gelmektedir.
Ä°ÅŸte bu nedenle, kriz dönemleri satın alma birimleri için sahaya (yalın üretimdeki tabiriyle Gemba'ya) inilmesi ve mümkünse zamanının çoÄŸunu orada geçirmesi gereken hassas dönemlerdir. Fakat sokaÄŸa çıkmaya çekindiÄŸimiz ve de çıkmamızın kısıtlandığı salgın günlerinde sahaya inmenin nasıl mümkün olacağını sorguladığınızı tahmin ediyorum. Aslında sahaya inmekten kasıt, iç müÅŸterilere ve tedarikçilere yakın olmaktır. Planlama, malzeme lojistiÄŸi, üretim, kalite ve ar-ge birimlerinden oluÅŸan iç müÅŸteriler ile yakın çalışıp, bu birimlerden gelen revizyon planı veya ihtiyaç bildirimlerine göre tedarikçileri verimli ve çevik yönetmek, alınması gereken kısa vadeli aksiyonların en etkilileri arasında gelmektedir. Bu kapsamda tedarikçiler ile iç müÅŸteriler arasındaki zincirin zayıfladığının gözlemlendiÄŸi her halkaya müdahale edip, zinciri koparmadan üretimin sürdürülebilirliÄŸini saÄŸlamak, satın alma birimleri için kriz dönemlerinin önemli gündem maddesini oluÅŸturmaktadır. Satın alma birimleri tedarik zincirinde, tedarikçilerin alt tedarikçilerinden (Tier 2) ve hatta onların da hammadde tedarikçilerinden, ana sanayi üretimine kadar tıkanan süreçleri açıcı kritik bir rol oynamaktadır. Belki de süreçler kontrol altına alınana kadar her gün birden fazla krizi yönetmek zorunda kalacak olan satın alma birimlerinin, bu krizleri baÅŸarılı ÅŸekilde yönetebilmesi ve süreci mümkün olan en az kayıpla (üretim duruÅŸu, maliyet artışı vb.) atlatabilmesi için aÅŸağıdaki aksiyonları devreye almaları yerinde olacaktır.
Satın alma birimi kontrol kuleleri ve acil müdahale ekipleri kurun.
Malzeme lojistiÄŸinde meydana gelen tedarik krizlerini en kısa sürede mevcut alternatif kaynaklarla çözebilecek ve üretim duruÅŸuna sebebiyet vermeden müdahale edebilecek ÅŸekilde Tedarik SürekliliÄŸi Kontrol Kulesi kurun. Bu kulenin bir görevi olarak da, tedarikçi bitmiÅŸ ürün, yarı mamul ve hammadde stoklarını görünür kılınmasını saÄŸlayın. Bu süreçte hammadde baÄŸlantılarına dahi müdahil olup, destek vermeniz gereken kritik noktalar olacaktır. Sadece birinci seviye tedarikçilerinizi deÄŸil (Tier-1), onların da alt tedarikçilerinin (Tier-2) stok seviyelerini ve de problemlerini görünür kılın. Zincirde problemin kaynağına inene kadar geriye gitmeniz gerekebilir. Ä°yi bir doktor gibi teÅŸhisi doÄŸru koyup, tedaviye geç olmadan baÅŸlayabilmek için beÅŸ kere neden diye sorup, gerçek problemi bulmaya ve iyileÅŸtirici tedaviyi en kısa zamanda hayata geçirmeye özen gösterin. Çünkü kaybedeceÄŸiniz her bir dakika, üretemeyeceÄŸiniz ürünler ve dolayısıyla ihtiyaçları karşılanamayacak mutsuz müÅŸterilere sebep olabilecektir.
Sürdürülebilir üretimin kaynağını teÅŸkil eden sürdürülebilir tedarik operasyonunun saÄŸlanması için Risk Yönetim Kulesi kurun. Bu yönetim kulesi yapacağı tedarikçi risk analizleri ve modellemeleriyle, riskli tedarikçileri tespit edip radarınızda tutarak, alacağınız proaktif aksiyonlarla henüz kaynağında krize gebe birçok probleme müdahale edebilme, oluÅŸacak kriz sayısını azaltabilme, süreci kontrolünüz dahilinde yönetebilme ve bu ÅŸekilde tasarruf edilebilecek zamanla acil olmayan önemli iÅŸlere gereken vakti ayırabilme ÅŸansını satın alma birimine verecektir.
Mevcut kaynaklarla çözülemeyecek tedarik zinciri kırılmalarında hızlıca devreye alınabilecek Alternatif Tedarik Yönetim Kulesi kurun. Daha önce görüÅŸülüp de, ajanda da bekleyen tedarikçileri hızlıca devreye alacak ÅŸekilde eylem planlarınızı kalite ve planlama birimleri ile koordine etmeniz yerinde olacaktır. Zira riskli gördüÄŸünüz tedarik sürecinde henüz kriz oluÅŸmadan, yeni alternatif tedarikçinin fiyat anlaÅŸması, sözleÅŸme ve numune onay süreçlerinden geçerek üretime hazır olması iyi bir yedekleme aksiyonu olacaktır.
Maliyet ile ilgili olaÄŸandışı deÄŸiÅŸiklikleri kontrol edebilmek ve minimize artışlarla süreci devam ettirebilmek için Maliyet Kontrol Kulesi kurun ve her bir çalışma arkadaşınızın sorumlusu olduÄŸu tedarikçi maliyetlerindeki deÄŸiÅŸimleri kontrol altına alın. Bunun için detay analizlere hakim olmanız kaçınılmazdır. Unutmayınız ki ölçemediÄŸiniz bir süreci kontrol de edemezsiniz ve hakimi olamadığınız konularda açılan otorite boÅŸlukları baÅŸkaları tarafından doldurulur. Bu durumda maliyetleriniz baÅŸkaları tarafından kendi çıkarlarına göre yönlendirilir, rüzgarda savrulan bir yaprak misali…
Piyasadaki deÄŸiÅŸimlerde baz alınan endeksleri kontrol etmek ve bu sayede dinamik maliyet kontrolünü saÄŸlamak için Emtia ve Piyasa Ä°ndeksleri Takip Kulesi kurun. Bu kulenin,
- Piyasadaki genel eÄŸilimlerin kontrolü için satın alma yöneticileri indeksini (PMI),
- Hammadde fiyatlarındaki deÄŸiÅŸimlerin kontrolü için demir ve demir dışı metal (LME vb.), plastik, kimyasal emtia indekslerini,
- Yurt içi nakliye maliyetleri deÄŸiÅŸimlerini kontrol altında tutmak için OPEC varil petrol fiyat indeksini,
- Yurtdışı navlun maliyetlerini kontrol altında tutmak için Baltık Kuru Yük Endeksi (BDI)’ni,
- Tedarik kaynaklarınızda geçerli olan döviz deÄŸiÅŸimlerini,
- Kira, lojistik hizmet ve iÅŸçilik fiyat deÄŸiÅŸimlerinde baz alınan enflasyon ve faiz oranlarını içeren temel ekonomik göstergeleri ve enerji fiyat indekslerini takip etmesini saÄŸlayın.
Bu kulenin önemi, yukarıda açıkladığımız Maliyet Kontrol Kulesi’ne girdi oluÅŸturmasından kaynaklanmaktadır.
2.Talep-Üretim DüÅŸüÅŸüne Hazırlık
Kriz dönemlerinde tedarik zincirlerindeki kırılmalardan sonra satın alma birimlerinin, etkisi krizin süresi ile doÄŸru orantılı olan tüketici kaynaklı talep daralmalarının ve/veya iÅŸgücü yetersizliÄŸinin oluÅŸturacağı krizle mücadele etmek zorunda kalması muhtemeldir. Talepteki bu daralmanın sebep olacağı üretim düÅŸüÅŸü, ikinci dalga kriz etkisi oluÅŸturacaktır ki, bu durumda satın alma birimlerinin aksiyonlarının yönünü tersine çevirmeleri gerekecektir. Yani bu safhaya kadar tedarik zincirindeki kırılmaları aÅŸarak tedarikçilerden ana sanayiye doÄŸru alınan aksiyonların akış yönü, ÅŸimdi de talep kaynaklı üretim düÅŸüÅŸü nedeniyle ana sanayiden tedarikçilere doÄŸru iÅŸleyecektir. Akışın terse döndüÄŸü bu aÅŸamada sipariÅŸ teslimat ertelemeleri ve hatta sipariÅŸ iptallerine varan aksiyonların alınması satın alma birimlerinin gündeminde olabilecektir. Ä°ç müÅŸteri ve tedarikçiler arasında daha önce tedarikçi tarafında yaÅŸanan kriz, bu sefer de aşırı stok birikmesi ve depo alanı sıkıntısı nedeniyle ana sanayide yaÅŸanacaktır. Bu aÅŸamada satın alma birimi, bir taraftan ana sanayideki yığılmaları önlemeye çalışırken, diÄŸer taraftan çekilemeyen malzeme stokları, ötelenen ve iptal edilen sipariÅŸler nedeniyle finansman açısından sıkıntı yaÅŸayabilecek tedarikçilerin durumunu yakından takip etmelidir. Bu ÅŸekilde her iki cephe arasında dengenin saÄŸlanabileceÄŸi paylaşımcı politika izlenebilecektir. Unutulmamalıdır ki, sürdürülebilir üretim ve ticaretimizin en kilit ve dışa bağımlı noktası sürdürülebilir tedarik olup, bu hizmeti saÄŸlayan tedarikçilerin varlıklarını sürdürmeleri ise sadece kendilerinin yönetimine bırakılmayacak derecede önemli bir süreçtir.
3.Ani Talep Artışına Hazırlık
Krizin etkisinin azalmaya baÅŸlamasıyla tüketimlerde yaÅŸanacak artış ile, talep eÄŸrisi V diyagramının dibinden yukarıya doÄŸru yükselme eÄŸilimine geçecektir. Süreç boyunca önce tedarik sıkıntısı, sonra üretim düÅŸüÅŸü kaynaklı baÅŸ gösteren krizlerin ardından, satın alma birimleri iyi planlanamadığı takdirde ÅŸimdi de ani talep artışı nedeniyle oluÅŸacak yeni bir kriz ile mücadele etmek zorunda kalacaklardır. Talep daralması nedeniyle tedarikçi tarafında azaltılan üretim kapasiteleri ve hammadde alımlarının, ana sanayiden gelen taleplerin artışı ile tekrar arttırılması gerekecektir. Nasıl ki hareket halindeki bir nesneyi yavaÅŸlatmak için güç sarf etmek gerekiyorsa, yavaÅŸ giden bir nesneyi hızlandırmak için de güç sarf etmeniz gerekecektir. Satın alma birimleri bu zorlukların üstesinden kolaylıkla gelinebilmesi için krizdeki talep durumunu sembolize eden V eÄŸrisinde dibe gelmeden önce muhtemel kapasite artışlarına göre tedarikçilerini organize etmeye baÅŸlamalı, gerekli gördüÄŸü zamanda tedarikçi çalışma vardiyalarını artırmalı ve bu minvalde artan hammadde ihtiyaçlarının tedariÄŸinde tedarikçilerine destek vermelidir. Bunun için iç müÅŸterilerden tedarikçilere olan bilgi akışının yakından takibi kritik derecede önemlidir.
4.BelirsizliÄŸin NormalleÅŸmesi ve Yeni Normal’e Hazırlık
Talep seviyesinin eski seyrine doÄŸru döndüÄŸü ve tedarik krizlerinin büyük oranda çözüldüÄŸü normalleÅŸme evresinde artık satın alma birimleri, günlük krizlerden kurulu gündemler yerine yakın vadeli yeni krizleri bertaraf edecek stratejik aksiyonlara odaklanmalıdır. Öncelikle tüm ekip ile yaÅŸanılan kriz bir vaka çalışması gibi ele alınıp, birimin hangi konularda daha iyi olması gerektiÄŸi üzerine tartışılmalıdır. Bu analiz sonucunda, yaÅŸanılan krizde hazırlıksız yakalanılan veya yeterli olunamayan ve bu nedenle kurumların zarar gördüÄŸü alanlardaki zayıf yönlerin geliÅŸtirileceÄŸi aksiyonları içeren ve satın alma birimini yeni bir küresel krize hazırlayacak stratejik satın alma planlarının oluÅŸturulması önem arz edecektir.
Normalin belirsizleÅŸmeye baÅŸladığı ve hatta yakın gelecekte artık belirsizliÄŸin normalleÅŸeceÄŸi yeni döneme yani Yeni Normal ’e hazır olmak, tüm satın alma birimlerinin en önemli gündem konusu olacaktır. Siyah kuÄŸu etkisinin daha sık görülebileceÄŸi bu dönemlerde, artık tüm krizlerin küresel bir yansıması olacak ve etkisi de bu nazarda büyük olacaktır. Satın alma birimlerinin, frekansları ve etkileri daha çok artacak olan krizler nedeniyle hiçbir zaman eski normale dönülemeyecek bu yeni yaÅŸama, yani her kriz sonrasında yeniden deÄŸiÅŸecek olan Yeni Normal ’e hazırlıklı olması, ÅŸirketlerinin sürdürülebilirliÄŸinin saÄŸlanmasında en önemli rekabet silahı olacaktır.
Bunun için satın alma birimlerinin yapacakları kendi vaka ve SWOT analizleri sonrasında, kendi öncelik durumlarına göre aÅŸağıda tavsiye edilen aksiyonları hayata geçirmeleri yerinde olacaktır.
- Sürekli öÄŸrenmeye ve kendini geliÅŸtirmeye açık bireylerden oluÅŸan vizyoner bir ekip kurmak,
- DeÄŸiÅŸime ve deÄŸiÅŸen ÅŸartlara adapte olabilecek bir yapıda olmak ve deÄŸiÅŸime direnmekten kaçınmak,
- Belirsizlik altında deÄŸiÅŸikliklere hızlı yanıt verebilme kabiliyeti olarak tanımlanan çeviklik kavramının prensiplerini benimseyip, satın ama birimlerinde hayata geçirici aksiyonlar almak,
- Birim yönetiminde dikine giden piramit yapıdan ziyade, çevikliÄŸin daha kolay uygulanabileceÄŸi matriks ve yatay hiyerarÅŸik düzenin oluÅŸturulmasını saÄŸlamak,
- Mekandan bağımsız çalışma koÅŸullarının oluÅŸturulmasına zemin hazırlamak,
- Satın alma birimi operasyonlarının daha fazla dijitalleÅŸmesi ve süreçlerin daha kolay takibini saÄŸlayacak altyapı çalışmalarını hızlandırmak,
- Tedarikçi ve satın alma birimi performans ölçümlerinin dijital olarak yapılması ve kolay eriÅŸilebilir olmasını saÄŸlamak,
- Kilit norm satın alma kadrosunu oluÅŸturmak ve bu kadronun her bir üyesinin kendini geliÅŸtirme fırsatlarına zemin hazırlamak,
- Kilit tedarikçi tespiti yapmak ve bu tedarikçilerle uzun vadeli anlaÅŸmalar yaparak stratejik iÅŸ birlikleri geliÅŸtirmek,
- Çevik tedarikçi geliÅŸtirme programları oluÅŸturmak ve tedarikçilerin çeviklik seviyelerini düzenli ölçmek,
- Tedarikçi risk analizleri yapılarak zayıf tedarik kanallarını yeni alternatiflerle güçlendirmek,
- Küresel tedarik zinciri politikasının gözden geçirileceÄŸi çevik bir yapı kurmak,
- Tüm tedarik zincirini görünür kılmak (Tier-1 tedarikçilerin de ötesine geçecek ÅŸekilde) ve dijital tedarik ağı modelleri geliÅŸtirmek,
- YerlileÅŸtirme çalışmalarını artırmak,
- Tedarik ve kur risklerini hafifletecek alternatif tedarik stratejileri hazırlamak ve aksiyona geçirmek,
- DeÄŸiÅŸen müÅŸteri deÄŸer ve beklentilerini yakından takip ederek, gelecek yeni taleplere ve talep belirsizliÄŸine hazır olmak,
- Ürün ömür sürelerinin azalmasına, sipariÅŸ parti katsayısının düÅŸmesine ve kiÅŸiselleÅŸtirilmiÅŸ dış müÅŸteri taleplerini karşılamaya hazır olmak ve tedarik ağını bu çalışma ÅŸekline hazırlamak.
Åžirketlerin rekabet kapasitelerinin en önemli belirleyici unsuru olan satın alma ve tedarik zinciri birimlerinin görevlerinin artık eskisi kadar kolay olmayacağını, insanlığın salgın hastalıkla imtihan edildiÄŸi bu zorlu süreçte bir kez daha tecrübe etmekteyiz. Hayatın daha da karmaşık hale geldiÄŸi VUCA dünyasında Yeni Normal olarak adlandırılan bu ÅŸartlara en kısa sürede hazırlanmanın ve tüm tedarik zincirini bu ÅŸartlara hazırlamanın artık satın alma biriminin en önemli stratejik aksiyonu olması gerektiÄŸi aÅŸikardır. Åžirket yönetimlerinin bu bilinçle satın alma birimlerini desteklemeleri ve hak ettikleri deÄŸeri ÅŸirket organizasyonlarında ve stratejik planlamalarında göstermeleri yerinde bir politika olacaktır. Unutmayınız ki bir zincir ancak en zayıf halkası kadar güçlüdür ve ÅŸirketler de ancak tedarik zincirlerinin mukavemeti ve rekabet kapasiteleri nazarında güçlü olabileceklerdir.
Yeni Normal ’e yaÅŸadığımız her yeni krizden ders alarak hazır olmak dileÄŸiyle…
Koronavirüs kayıpları anısına…
Yazıyı Paylaş: